Soya alerjisi
Soya (Glycine max) baklagillerden olup, tohumu veya soya fasulyesi bitkinin yenilebilir kısmını oluşturur. Biyolojik değeri yüksek proteinler açısından oldukça zengin olduğu için önemli bir besin maddesidir. Protein içeriği kuru tohumun % 35'ini oluşturur. Soya proteinlerini alerjenliği 80'lerden bu yana belgelenmektedir. Soyanın etkisi, en yaygın Asya ve Amerika'dadır, fakat son yıllarda Avrupa'da özellikle vejeteryan mutfaklarında soya tüketimi artmıştır. Soya alerjisi tohumdaki proteinlerden, özellikle depo proteinleri diye adlandırılan proteinlerden kaynaklanır. Depo proteinleri tohumda bol miktarda bulunur ve yeni bitkinin büyümesi sırasında kaynak madde (yararlanılan kaynak) olarak görev alır. En az iki protein alerjen madde olarak tamınlanır ki bunlar visilin ve legumin'dir. Depo proteinleri kararlı ve ısıya dirençli proteinlerdir. Isıl uygulama sonucu alerjenler büyük ölçüde bozulmamış halde kalır. Huş ağacı poleninden kaynaklı bahar nezlesinin asıl sebebi olan depo edilemeyen protein, soya alerjeni olarak tanımlanmıştır. Soya ürünleri gıda sanayinde özellikle doku oluşturucu, emülsifiye ajan ve protein dolgu maddesi olarak oldukça yaygın kullanılmaktadır. Soya lesitini (E322) emülsifiye ajan olarak kullanılır. Ayrıca soya, rafine yağın temel kaynağını oluşturur, fakat muhtemelen bu çok fazla miktarda alerjen protein içermez.
- Belirtileri
- Kimlerde, Ne zaman, Ne kadar süreyle, Ne kadar sıklıkla görülür?
- İlgili Gıdalar (çapraz etkileşim)
- Teşhis
- Kaçınma
- Diğer diller
- Daha fazla bilgi
Soya, boğaz ve ağızda kabarıklık, kaşıntı; mide-bağırsak reaksiyonları( mide bulantısı,kramp,diare),solunum yolu rahatsızlıkları (bahar nezlesi, astım),cilt rahatsızlıklarından (ürtiker veya kurdeşen diye bilinen rahatsızlık), nefes darlığı, kan basıncının düşmesi ( anaflaktik şok) gibi hayatı tehdit eden birçok rahatsızlığa sebep olabilir. Gıda allerjisi olmamasına rağmen, soya tozu veya ununa maruz kalmak, burun akıntısı, astım gibi solunum yolu rahatsızlıklarına neden olabilir. Fakat, teneffüs etme sonucu alerji belirtisi gözlenen hastalar genelde tükettikleri soyaya karşı dayanıklıdırlar. Soya tohumlarının Barselona, Cartagena ve Tarragona limanlarında tahliyesinden sonra 1981-1987 tarihleri arasında İspanya'da ve 1950-1960 tarihleri arasında New Orleans'da da görülen salgın astım hastalıklarının sebebi soya fasulyesinin kabuk tozu idi.
Kimlerde, Ne zaman, Ne kadar süreyle ve Ne sıklıkla görülür?
Soya alerjisinin yaygınlığı şimdiye kadar incelenmemiştir. Bugüne kadar soyaya karşı gıda alerjisi çoğunlukla 1-2 yıl beslenme eliminasyondan sonra soya alerjisinden kurtulan çocuklarda egzama olarak tanımlanmıştır. Alerji süphesi olan ve egzamalı çocukların % 1-4'ü soyaya alerjik belirtiler şeklinde tepki vermektedir. Yetişkinlerde ise soya türevi gıdalara karşı alerjik rahatsızlıklara daha az rastlanır. Soyaya karşı alerjik reaksiyonların eşik değeri tam olarak saptanamamıştır. İsveç'de 1993-1996 yıllarında görülen gıda kaynaklı hayati tehlikesi olan alerjik reaksiyonların 12'sinden 6'sının 1- 10 g soya alımı sonucu oluştuğu açıklanmıştır. Eşik düzeyi bireyler arasında değişmektedir. İsviçre'den alınan yazılı olmayan sonuçlar hastanın algılayabileceği belirtilerin ilk olarak 8 mg dan sonra başlayabileceğini belirtmektedirler.
İlgili gıdalar (çapraz etkileşim= farklı fakat benzer protein içeren gıdalar)
Soya bir baklagil olduğu için, diğer baklagillere özellikle yer fıstığına karşı reaksiyon da soya alerjisine neden olabilir düşüncesi vardır. Bu düşünce benzer gıdalardaki benzer proteinlerin de reaksiyonlara sebep olabileceği beklentisine dayanır. Bu gibi reaksiyonlar çapraz etkileşim olarak isimlendirilir. Aslında, örneğin yerfıstığı ve bezelyedeki depo proteinleri soyadaki karşıtlarına çok benzerdir. Diğer iyi bilinen gıda kaynaklı alerjilerin aksine, çapraz etkileşim sonucu oluşan alerjiler baklagiller için daha nadirdir. Belki de huş ağaç polenlerine alerjisi olan hastalar hariç, soya allerjisi olan bireylerin çoğu yerfıstığına karşı dirençlidirler (aşağıda görüldüğü gibi). Bu durum bir hastanın birden çok baklagile çapraz etkileşim alerjisi göstermeyeceği anlamına gelmez, ama bu durum nadir gözlenir. İlkbaharın başlarında huş ağacı polenlerinden dolayı bahar nezlesi olan hastalarda sıklıkla gıda kaynaklı alerjileri görülür. Bu olguya dahil olan en önemli gıdalar elma ve şeftali gibi meyveler ve fındık gibi ağaç yemişidir. Solunum yollarındaki alerji ile gıda alerjisi arasındaki ilişkinin sebebi bu meyve ve yemişlerin esas huş ağacı poleni alerjenine benzer alerjen içermesidir. Bu benzerliklere dayanan alerjik reaksiyonlar çapraz etkileşim olarak adlandırılır. Yakın zamanda, soyanın da bu esas polen alerjenine benzer bir protein içerdiği gösterilmiiştir. Soya protein izolatı içeren ürünlere karşı olan alerjik reaksiyonlar son zamanlarda Almanya ve İsviçre gibi Orta Avrupa ülkelerinde tanımlanmıştır. Soya protein izolatına karşı alerjisi olan hastaların çoğu huş ağacı polenine karşı da alerjisi vardır. Huş ağacı bol olan bölgelerde huş ağacı poleni alerjisi olan hastalar arasında yapılan araştırmalar, huş ağacı polenine karşı çok hassas olan hastaların % 10'unun aynı zamanda soyaya karşı da alerjisinin olduğunu göstermiştir.
Teşhis
Soya alerjisi teşhisi, soya ve alerjik reaksiyonlar arasında bir bağ oluşturacak açık bir klinik geçmiş kaydıyla başlar. Soya, sıklıkla gıda bileşiminde gizli bileşen olarak kullanıldığı için; soya alerjisinin teşhisi bu kadar basit değildir. Cilt testleri ve kanda immunoglobulin E seviyesi ölçümü soya alerjisi şüphesini kanıtlamak için kullanılır. Soya diğer baklagiller, polen ve yerfıstığı ile benzer alerjenlere sahiptir. Pozitif cilt testi veya kanda IgE testi rahatlıkla yerfıstığı, baklagiller veya huş ağacı polenine olan çapraz etkileşime dayandırılabilir. Bu çapraz etkileşimlerin klinik anlamının olup olmadığını anlamak için tek kesin metot plasebo kontrollü testtir. Bu metotta hastaya soya içermeyen ilaç etkisi olmayan maddenin yanında artan dozlarda soya verilir. Soyalı veya soyasız öğünlerin hangisi olduğunu doktor ve hasta farkında değildir. Böyle bir test için soyanın tadının etkili bir şekilde kaldırılması şarttır.
Ürünler ve Önlem
Soya fasulyesi tam tane (işlenmemiş) halinde de yenilebilmesine rağmen, genelde işlenmiş olarak tüketilir. Soya ürünleri günümüzde özellikle doku oluşturma, emulsifiye madde ve protein dolgu maddesi olarak gıda sanayiinde geniş kullanım alanına sahiptir. Bu durumlarda soya yağ, un veya konsantresi halinde kullanılır. Ekmek, pasta ve kurabiyelere genelde unu halinde eklenir. Soya ayrıca süt, içecek ve lapa halinde de tüketilir. Soya peyniri veya pıhtısı miso, okara, soya sosu veya et takliti gibi fermente soya ürünlerinin temelini oluştururken Asya mutfağının da en temel bileşenini oluşturur. Ayrıca soya, et yerine tüketilen sebze proteini üretiminde de kullanılır. Soya iyi ve ucuz bir protein kaynağı olduğundan et ürünleri, sosis, çikolata, dondurma ve kahvaltı tahılları gibi işlenmiş gıdalarda kullanılır. Soya beslenme düzenimize ilk olarak çocuk mamaları şeklinde erken yaşlarda girmeye başlar. Soya lesitini işlenmiş gıdalarda emülsifiye (E322) olarak kullanımının yanında, kozmetik ve tıbbi ürünlerin bileşiminde de kullanılır. Ayrıca kolesterol seviyesini düşürücü etkisi olduğu düşünüldüğü için takviye olarak alınır. Soya lesitini yağ fraksiyonundan üretilmiş olup, düşük seviyelerde alerjenik soya proteinleri içeriyor olabilir. Soya lesitini daha çok çikolata, fırın ürünleri, baharat, dondurma yapımında gıda katkı maddesi olarak kullanılır. Ticari soya lesitin preparatları etiketlerinde soya proteini içeriği belirtilmediği için gizli alerjen kaynağı olabilir.
Soya ayrıca vücut losyonu ve kremi, sabun, hayvan mamaları, tutkal ve gres yağında da kullanılır.
Gıda alerjileri tedavisinde şimdilik tek çözüm önlem olsa da gıdaların çoğunda soya gizli bileşen olarak bulunduğundan kaçınmak çok zordur. Ne iyidir ki, en son yasalara (EU Etiketleme Yönergesi 2003/89/EG ve Codex Alimentarius Commission'un önceden paketlenmiş gıdalar için hazırladığı zorunlu etiket listesi) göre soya türevi bileşenler içeren bütün maddeler bu şekilde etiketlenmek zorundadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Naturel Life Channel Doğa, Çevre, Ekoloji, Gıda , canlı yaşamı,Sağlıklı Yaşam, doğal, bitkisel,şifa,sağlık,hayvanlar,bitkiler